İşte Haaretz’de yayınlanan o makaleden satır başları;

Son yirmi yıldır İsrail’in Ermeni soykırımı siyasetine yönelik ilgi artıyor. Akademisyenler, siyasetçiler, gazeteciler, aktivistler ve halk, İsrail’in “Ermeni savlarını soykırım olarak tanımama” konusundaki sabit tavrına ait nedenleri anlamaya çalışıyor.

Klasik kanı, “İsrail, Türkiye ile bağları önemsiyor” yahut “İsrail, Azerbaycan’ı Ermenilere tercih ediyor” üzere kararlara işaret ediyor.

Lakin, gerçek daha karmaşık.

“SORUNLU DENGELER”

Kilit nokta, Türkiye ile bağlantıların bozulma riski yahut Azerbaycan’ın baskısından çok İsrail’in kendi parçalanmış demokratik süreçleri.

Elhasıl sorun, İsrail’in yasama ve yürütme organları ortasındaki problemli istikrarlar ve “yürütmenin Knesset üzerinde sahip olduğu sınırsız güçte” somutlaşıyor.

İsrail’in tuhaf siyasi kültürü gereği yürütme, birçok oylamada sıkı koalisyon disiplini uyguluyor.

“Koalisyon birliği, Knesset üyelerinin hareket özgürlüğünden üstün olduğu için geriye çok az hareket alanı kalıyor.”

Cumhuriyet