Burada konuşan Güzeldere, “Ülkemizde Covid-19 hadisesinin görüldüğü birinci günden bu yana, kamuoyunda oluşan telaşları gidermek ismine fırsatçılığa mahal vermeyeceğimizi açıklayarak vatandaşlarımıza müsterih olmaları davetinde bulunduk. Dünyanın dört bir yanında stokçuluk nedeniyle market raflarının boşaltıldığı ve perakendecilerin temel gereksinimlere dahi karşılık veremediği imajlar yayılırken, Türkiye perakende bölümü tüm paydaşlarıyla bu imtihanı muvaffakiyetle geçti. Kesim bileşenleri, üstün bir uyum örneği göstererek rafların boş kalmamasını sağladı.” diye konuştu.

“PANDEMİ SONRASI İÇİN HAZIRLIKLIYIZ”

Güzeldere, “Dünyada raflara saldırmalar oldu. Biz bu dertleri yaşamadık, süreci hoş yönetiyoruz. Yeni olağana müşteri adaptasyonu sağlandı. Pandemi sonrası için hazırlıklıyız, deneyim kazanmış olduk. Önümüzdeki periyotta agresif büyümenin devam edeceğini öngörüyoruz. Perakende yasası ehemmiyet arz ediyor. Türkiye’de 700 şahsa 1 satış noktası düşerken, Avrupa’da 3 bin 200 şahsa 1 market düşüyor. Gereksinim fazlası işletmeler verimsiz işlere sebep olabiliyor, çok rekabet de mahallî işletmeleri baltalıyor.” tabirlerini kullandı.

“ZAMLARIN SORUMLUSU DEĞİL LAKİN MAĞDURU OLABİLİRİZ”

Perakende kesiminin, besin hususlarındaki fiyat artışlarının sorumlusu olarak gösterilmeye çalışıldığını söyleyen Güzeldere, “Bugün, pandemi şartlarına ek olarak diğer bir meseleyle karşı karşıyayız. Tüm kesimleri etkileyen global dinamikler besin üretimini de etkiliyor. Lakin fiyat artışlarına yol açan süreçler göz arkası edilerek, gözler marketlerin etiketlerine çevriliyor. Biz daima stokçunun, fırsatçının karşısında durduk, artırımların sorumlusu değil lakin mağduru olabiliriz.” dedi.

“PERAKENDE YASASININ ÇIKMASINI TALEP EDİYORUZ”

Mahallî perakendeciler olarak tüm basın mensuplarına, dalla ilgili her mevzuda hep açıklama yapmaya hazır olduklarını belirten Güzeldere, “İvedi olarak perakende yasasının çıkmasını talep ediyoruz. Bölümdeki birtakım oyuncuların giderek tekelleşmesinin ve oligopol yapıda bir perakende dalının, ne üreticilerin ne de tüketicilerin lehine olmayacağını belirtmek istiyoruz. Tarımda ve besin kategorisinde ithalata bağımlı olduğumuz eserlerde, özel sübvansiyonlar ile yerli üretimin güçlendirilmesi davetinde bulunuyoruz.” yorumunu yaptı.

İstanbul Perakendeciler Derneği İdare Konseyi Üyesi Cemal İtina ise, “Her bölümde olduğu üzere, perakende bölümünde de fırsatçı aktörler var olacaktır. Fakat hiçbir fiyat manipülasyonunun piyasa dinamiklerini etkileyecek ölçüde olduğunu düşünmüyoruz. Bu açıdan kontrollerin sıklaştırılmasını ve sorunun kaynağının aslında bu noktada olmadığının ortaya çıkmasını umuyoruz.” değerlendirmesinde bulundu.

Cumhuriyet