Kararda, haberleşme ve basın hürriyetlerinin sonlandırıldığı vurgulandı. İçişleri Bakanlığı ise “genelge ile polise yetki verilmediğini, yasa ile verilen yetkinin genişletilmediğini, sırf maddeden kaynaklanan yetkilerin hiyerarşik amir tarafından açıklanması niteliği taşıdığını” savundu.
Emniyet Genel Müdürlüğü, 30 Nisan’da, toplumsal olaylar sırasında polislerin imajlarını ya da seslerini kaydeden bireylerin engellenmesi ve haklarında isimli süreç yapılmasını öngören genelge yayımlamıştı. Reaksiyon çeken genelge, CHP başta olmak üzere çeşitli siyasi partiler, Ankara, Antalya ve Denizli baroları ile demokratik kitle örgütleri ve sivil toplum kuruluşları tarafından yargıya taşınmıştı. Danıştay 10. Dairesi, Antalya Barosu’nun müracaatında, oybirliği ile genelgenin yürütmesini durdurdu.
İçişleri Bakanlığı ve EGM, yaptığı savunmada, Antalya Barosu’nun genelgenin iptaline yönelik dava açma ehliyetinin olmadığını savundu. Genelgenin iç tertip süreci olması nedeniyle idari yargıda iptal davası açılamayacağı öne sürülen savunmada, “genelge ile polise yetki verilmediği, yasa ile verilen yetkinin genişletilmediği, sırf maddeden kaynaklanan yetkilerin hiyerarşik amir tarafından açıklanması niteliği taşıdığı” argüman edildi. Ayrıyeten, genelge ile polislerin ve yurttaşların ferdî bilgilerinin korunmasının sağlandığı savunuldu.
‘SINIRLAMA GETİRİLDİ’
Daire, “baronun dava açma ehliyetinin bulunmadığı ve genelgenin idari davaya bahis edilemeyeceği” savlarını yerinde bulmadı. Herkesin haberleşme hürriyetine sahip olduğu, bu hakkın belli hallerde sonlandırılabileceği lakin devletin, sonlandırma nedenleri haricinde bu hakkın kullanılmasını sağlama yükümlülüğü bulunduğu vurgulanan kararda, “temel hak ve hürriyetlerin, özlerine dokunulmadan fakat kanunla sınırlandırılabileceği” belirtildi. Kararda, haberleşme hürriyeti ile basın hürriyetinin de temel hak ve hürriyetlerin kapsamında olduğuna işaret edilerek “Dolayısıyla, anılan haklara yönelik getirilecek sınırlamaların kanunla yapılması gerektiğine kuşku bulunmamaktadır” denildi. Genelgeyle, haberleşme ve basın hürriyetlerine kural ve sınırlama getirildiğine dikkat çekilen kararda, genelgenin anayasaya muhalif olduğu aktarıldı.
Cumhuriyet