Toprak bilimci Prof. Dr. Doğan Kantarcı tarafından hazırlanan çalışmada liman inşaatından çıkan çamurun tabana çöktüğü belirtilerek “Çayırların üstüne çökelmektedir. Deniz tabanı çayırları olmazsa denizde balıklar da yaşayamaz” denildi.
“Karadeniz – Trakya – Saros Körfezi Doğal Gaz Boru sınırı üzerine ekolojk değerlendirmeler” isimli çalışmanın “Saros Körfezi’nde ne oldu” kısmında Saros FSRU Gemi İskelesi’nin projede 270 metre planlandığı daha sonra 320 metreye çıkarıldığı belirtildi. Çalışmada denize dökülen hafriyat malzemesi kum, toz ve kilin deniz tabanındaki çayırların üstüne çökeceği belirtilerek “Güneş ışığı almalarını ve fotosentez ile karbonhidrat üretmelerini önler. Karbonhidrat üretemeyen bitki teneffüs yapamadığı için ölür” denildi. Saros Körfezi’nde 144 balık tipi, 78 deniz bitkisi çeşidi ve 34 sünger çeşidinin olduğu belirtilen çalışmada çalışmalar sırasında denize dökülen kilin de balıkların solungaçlarını tıkayacağı ve vefatlarına neden olacağı aktarıldı.
“ÖZELLİĞİNİ KAYBEDER”
Çalışmada özetle şu tabirlere yer verildi:
“Saros Körfezi’ndeki akıntılar ve anaforlar körfezi temizlemektedir. Lakin bunlar pak olan körfezi temizlemektedirler. Körfezde oluşacak liman ve ağır gemi kirliliğini Ege Denizi’ne taşıyacak yüksek akışlı akarsu yoktur. Kavak deresi de bu türlü bir kirliliği temizleyecek kadar su getirmez. Liman inşaatından çıkan çamur tabana çökelmiştir. Taş ocaklarından gelen çamur da tabana, çayırların üstüne çökelmektedir. Deniz tabanı çayırları olmazsa denizde balık yetişmez ve yaşayamaz. Saros Körfezi’nde sazlıdere kıyısına yapılmakta olan limanın kazıkları için yapılan delme çalışmasında çıkarılan çamur ve yağlı kimyasal hususlar tabana çökelerek balık yataklarını yok etmiştir. Körfeze gelecek tankerlerin oluşturacağı kirlilik de ziyan verecektir. Oksijen istikrarı bozulmuş suda (çayırlar da ölmüş ise) süratli bir anaerobik ayrışma başlar. Deniz yaşanabilir bir ortam özelliğini kaybeder.”
Cumhuriyet