İktidara geldiği günden beri ülkenin ormanlarını, su kaynaklarını, madenlerini, kıyılarını işverenlerin yağmasına açan AKP, Türkiye’nin doğal zenginliklerini telafisi mümkün olmayacak formda tahrip etmeye devam ediyor.

AKP, iktidara geldiği 2002 yılından itibaren yaklaşık 20 yıllık yağma ve talan hikayesi ile meşhur.

İnanın ciltler dolusu kitaba husus olacak kadar kapsamlı bu tahribat.

Bu mühlet zarfında ekolojik ve kültürel ömrün çok ağır darbe aldığını söylersek tahminen de az söylemiş oluruz.

Ekolojik tahribatı temel alan siyasetlerine;

Kuzey Ege Ormanları, Karadeniz’deki yol projelerini, Dünya Kültür Mirası listesinde yer alan ve UNESCO muhafazasındaki Diyarbakır Merkez Sur ilçesi ve Hevsel Bahçeleri üzere birçok örneği verebiliriz.

Lakin etraf ile ilgili sorulan sorulara karşılık yok nedense?

Çeyrek asır hem İstanbul’u hem Ankara’yı, 20 yıldır ise ülkeyi yöneten bir iktidardan kelam ediyorum.

Yeşil alanları imara açan kim, CEHAPE zihniyeti mi Allah aşkına?

AKP’ye sorsan İsmet İnönü!

Etraf tahribatı denince AKP ile ilgili o kadar çok anlatılacak şey var ki.

Bunlara bir yenisi daha eklendi.

Datça Kargı Koyu…

Mülkiyeti Maliye Hazinesi’ne ilişkin olup özelleştirme kapsam ve programında bulunan Datça ilçesi Datça Mahallesi 213 ada, 1 parsele ait “otel alanı, günübirlik tesis alanı, park alanı, otopark, doğal karakteri korunacak alan, zeytinlik alan, trafo alanı, dere ve yol” kullanım kararları getirilmesine yönelik Özelleştirme Yönetimi Başkanlığı tarafından hazırlanan etraf nizamı ve imar planı değişiklikleri onaylandı.

Resmi Gazete’de yayımlanan bu karar, “artık buraya da dokunulmaz herhalde” dedirten bir bölgenin imara açılacağının göstergesi.

Şu an üzerinde hiçbir yapı bulunmuyor.

Bakir bir alan.

Cennet Köyü yanında ve bölgenin en kıymetli yerlerden birisi.

Görünen o ki plan değişiklikleri sonrası otel yapılmak üzere özelleştirilecek.

Vatanımızın eşsiz hoşluklarından biri daha yok olacak.

Bir vatandaş olarak bu hoşluklara yapılan tahribatı görmek ve hiçbir şey yapamamak inanın çok zor!

“İsraf iktisadı değil, üretim ve randıman iktisadına geçiyoruz” diyerek Türkiye’nin elinde “üretim” yapacak fabrika bırakmayan, “yol yapacağız” diyerek ormanları katleden AKP artık de ülkemizin eşsiz hoşluklarını özelleştiriyor.

Artık diyecekler ki: “Muhalefet buna da karşı”

Evet, bizler ülkemizin bedellerinin heba edilmesini, özelleştirme ismine tabiatın katledilmesine karşıyız.

İmkânı olan gidip görsün Datça’nın Kargı Koyu’nu…

Gördükten sonra bizlere hak vereceklerine dair hiç kuşkum yok.

Buradan iktidara seslenmek istiyorum:

Ülke olarak elimizde satacak hiçbir şey kalmadı.

Kala kala birkaç tane eşsiz tabiat güzelliğimiz kaldı.

Lütfen! Tabiata sahip çıkın!

İnsanı özne olarak görün!

Yargı kararlarına karşın tabiatın talan edilmesi ve toprak üzerinde bir rant ve iktidar alanı oluşturmak yerine, sağlıklı ve inançlı hayat alanları kurun, kamu kaynaklarının eşit ve adaletli kullanılmasını sağlayın.

Cumhuriyet